Sakaryahaber köşe yazarı Şahabettin Mahir Tuna, "Seçim Sonuçları Belli" konulu yazıyı kaleme aldı.
Ülkemizi gelecek beş yıl da kimin yöneteceğinin belirleneceği seçimlere az bir süre kala vatandaşlarımız, seçimleri kimin kazanacağını heyecanla bekliyor. Oysa bazı kaynaklarda öyle bir Hadis-i Şerif var ki tüm seçimlerin sonuçlarını, inananlara önceden haber veriyor! Yani seçim sonuçları bizler için aslında belli! Heyecanlanacak, meraklanacak bir şey yok!
Rivayete göre Peygamberimiz (sav) كَمَا تَكُونُوا يُوَلَّى عَلَيْكُمْ “Siz Nasılsanız, Öyle Yönetilirsiniz!” buyurmaktadır. Dolayısıyla ister işimize gelsin ister gelmesin, ister kabul edelim ister etmeyelim; Bu rivayetten bizleri kimin yöneteceğinin belirleneceği seçim sonuçlarına yönelik dört sonuç ortaya çıkmaktadır:
1- Sen iyisin, seni yönetenler de iyi : Rahat ol! O zaman mevcut yöneticiler de senin gibi iyi olduğu için seçimi kazanacak ve layık olduğun şekilde iyilerce yönetileceğin için iktidar değişmeyecektir.
2- Sen iyisin ama seni yönetenler kötü : Rahat ol! O zaman sen iyi fakat mevcut yöneticiler kötü olduğu için iktidar seçimi kaybedecek ve yerine sen iyi olduğun için sana layık iyi yöneticiler gelecektir.
3- Sen kötüsün ama seni yönetenler iyi : Rahat ol! O zaman sen kötü mevcut yöneticiler iyi olduğu için iktidar seçimi kaybedecek ve yerine sen kötü olduğun için sana layık kötü yöneticiler gelecektir.
4- Sen kötüsün seni yönetenler de kötü: Rahat ol! O zaman mevcut yöneticiler de senin gibi kötü olduğu için seçimi yine kazanacak ve layık olduğun şekilde kötülerce yönetileceğin için iktidar değişmeyecektir.
Evet değerli okurlarımız, gördüğünüz gibi seçim sonuçları yani bizi kimin yöneteceği aslında açıkça belli! seçim sonuçları açıklandığında kabullensek de kabullenmesek de aslında bizim iyimi kötümü olduğumuz da ortaya çıkmış olacak! Bu arada iyinin az ile çok arasında dereceleri olduğu gibi kötünün de aynı şekilde derecelerini olduğunu da unutmayalım!
İYİ VE KÖTÜNÜN BELİRLEMESİNDE UFAK BİR TÜYO!
Müslümanlar için iyi ve kötünün belirlenmesinin ASIL ölçüsü dindir. Adem (a.s.)’dan beri gelen tüm dinler ise aslı itibarıyla ''Zarurat-ı diniyye'' ve ''Zarurat-ı Hamse'' adı verilen beş temel esası korumak için gelmiştir. Bunlar:
Dine dair diğer tüm detaylar aslı itibarıyla bu beş esasın alt kollarıdır. Dolayısıyla seçimlerden sonra sen bir müslüman olarak, tüm dinlerin asıl amacını teşkil eden bu beş esasın ne derece sağlandığına ve korunduğuna adeta aynaya bakar gibi bir bak! İşte o aynaya baktığında gördüğün, iyinin ya da kötünün resmidir! Yani aslında senin kim olduğunu nasıl biri olduğunu gösteren resimdir!
Haccac-ı Zalim’in devrinde halktan bir grup insan Haccac’a gelir ve:
“-Sen Hazreti Ömer’in halkına karşı takındığı adaletli tavrını biliyorsun. Ne olur, biraz da ona benze, onun gibi adaletli davran bize...” diyerek Hz. Ömer dönemindeki gibi adaletli bir yönetim isteklerini dile getirir.
Bunun üzerine Haccac:
“-Doğru söylüyorsunuz! Ömer’in halka adaleti öyle idi. Fakat şu gerçeği de unutmayın, Ömer’in zamanında Ebu Zer gibi de halk vardı. Siz Ebu Zer gibi yoksulu, yetimi, komşusunu düşünen halk olun, ben de Ömer gibi halkı düşünen yönetici olayım. Siz Ebu Zer gibi halk olmuyorsunuz ama benden Ömer gibi yöneticilik istiyorsunuz. Allah iyi insanlara kötü yöneticiyi musallat etmez, kötü insanlara da iyi yönetici nasip etmez. Halk neye lâyık halde ise yönetici de ona münasip şekilde gelir. Bunu böyle bilin, kendinizi iyi yönetime lâyık hâle getirin ki, istediğiniz iyi yönetime kavuşasınız!” diye cevap verir…