Yusuf Alemdar -  son sözü birlikte söyleyelim
29 Mart 2024|Cuma,02:02:39
 
  • HAVA DURUMU:
  • Parçalı Bulutlu
PİYASALAR Güncelleme : 29.03.2024
DOLAR
32,3693 0,16
EURO
35,0908 0,07
ALTIN
2.324,13 0,16
BİTCOİN
$70.836 2,04
HAFTANIN POPÜLER YAZARI
Ş. Mahir Tuna
Ş. Mahir TunaDÖKÜLEN SAÇLARIYLA GÖMÜLMEK İSTEYEN KADIN!5 dakika da okunur
23 Ağustos 2022 - 17:48
23 Ağustos 2022 - 17:487 dakika da okunur 1 yorum Koleksiyona EkleŞİKAYET BİLDİR
MARMARA GÖZ
  • PAYLAŞ
7 dakika da okunur
1 yorum

SAKARYA ZAFERİ

Sakarya Haber köşe yazarı Mine Yıldırım, Sakarya Zaferi konusunu kaleme aldı.

SAKARYA ZAFERİ
MARMARA GÖZ


Sakarya Meydan Muharebesi 901 yıllık Türkiye tarihindeki en kanlı ve en inatçı direnişti. Fatihlerin torunları ana yurdu savunmayı da bilmişti. 22 gün, 22 gece süren yani 23 Ağustos 1921’de başlayıp 13 Eylül 1921’de bitti. Sakarya Meydan Muharebesi’yle Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, tanınan ve ön planda tutulan, önerilerden ve stratejik planlamalarından çekilen orduya sahip bir kuvvet olarak görüldü. Bu, 30 Ağustos için kaçınılmaz, dinamik bir dönem başlattı.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça, vatan terk olunmaz!” emriyle, 101 yıl önce bugün başlayan Sakarya Meydan Muharebesi, aziz milletimizin imkansızlıklar içinde yazıldığı destandır.

Sakarya Meydan Muharebesi’nin, ülkemizin bağımsızlık mücadelesindeki en önemli olaylardan biri olması nedeniyle Türk tarihi açısından ayrı bir önemi bulunuyor.

Peki Sakarya Meydan Muharebesi’nin önemi nedir, ne zaman, nerede yapıldı? İşte şanlı tarihimizde iz bırakan Sakarya Meydan Muharebesi hakkında bilgiler..

SAKARYA MEYDAN MUHAREBESİ NE ZAMAN YAPILDI?
Pek çok kitapta Sakarya Meydan muharebesi olarak da isimlendirilen Sakarya Savaşı’nın bilinen en önemli özelliği, Türk ve Dünya savaş tarihinin en uzun Meydan Muharebesi olarak kabul edilmesidir.

Sakarya Meydan Muharebesi, Anadolu Türk tarihinin en önemli savaşlarından biridir. 23 Ağustos 1921 tarihinde Mangaldağı’nda başlayan muharebe, 22 gün 22 gece sürdü ve 13 Eylül 1921 tarihinde zaferle sonuçlandı.

SAKARYA MEYDAN MUHAREBESİ NEREDE YAPILDI?
23 Ağustos 1921 tarihinde Ankara, Haymana ve Polatlı’da başlayıp 13 Eylül 1921 tarihinde sona eren Sakarya Meydan Muharebesi, İngiliz ve tüm haçlı aleminin destekleri ile Anadolu’yu işgale gelen Yunan ordusunun yenildiği savaştır.

Ankara, 22 gün 22 gece boyunca süren tarihin sayfalarına sığmayacak destansı bir mücadelenin simgesi oldu.

SAKARYA MEYDAN MUHAREBESİ KISACA TARİHİ VE ÖNEMİ
TBMM ordusu, Kütahya-Eskişehir Muharebelerindeki yenilgisinden sonra cephe kritik bir duruma düşmüştü. Cehpeye gelerek durumu yerinde gören ve komutayı eline alan TBMM Başkanı ve Başkomutan Mustafa Kemal Paşa ile İcra Vekilleri Heyeti Başkanı Fevzi Paşa, Batı Cephesi birliklerinin Yunan ordusuyla arada büyük bir mesafe bırakılarak Sakarya Nehri’nin doğusuna çekilmesine ve savunmayı bu hatta devam ettirmesine karar verdiler.

Gazi Mustafa Kemal Paşa, “Hatt-ı müdafaa yoktur; sath-ı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça vatan terk olunmaz. Onun için küçük, büyük her cüzütam ilk durabildiği noktada, tekrar düşmana karşı cephe teşkil edip muharebeye devam eder. Yanındaki cüzütamın çekilmeye mecbur olduğunu gören cüzütamlar, ona tabi olamaz. Bulunduğu mevzide nihayete kadar sebat ve mukavemete mecburdur.” Emrini vererek muharebeyi geniş bir alana yaydı. Böylece Yunan kuvvetleri de karargahlarından uzaklaşıp bölünmüş olacaktı.

TBMM, 3 Ağustos 1921’de Genelkurmay Başkanı İsmet Paşa’yı azlederek, aynı zamanda Başvekil ve Milli Müdafaa Vekili de olan Fevzi Paşa’yı bu makama da atadı.

22 Temmuz 1921’de Sakarya Nehri doğusuna çekilmeye başlayan Türk ordusu, güneyden kuzeye 5.Süvari Kolordusu (Çal dağı güneyinde), 12, 1, 2, 3 ve 4. gruplar ile Mürettep Kolordu birinci hatta olacak şekilde tertiplendi.

Çekilişin hızlı bir şekilde tamamlanmasından sonra Yunan birlikleri  taarruz pozisyonu için tam dokuz gün Türk birlikleri ile karşılaşmadan yürüdü. Bu savaşın kaderini belirleyecek stratejik hatalardan biri oldu. Yunan taarruzu baskın olma özelliğini kaybetti.

Ancak 14 Ağustos’ta ileri harekata geçen Yunan ordusu, 23 Ağustos’tan itibaren 3.Kolordu ile Sakarya Nehri doğusundaki Türk kuvvetlerini tespit, 1.Kolordu ile Haymana istikametinde, 2.Kolordu ile Mangal Dağı güneydoğusunda kuşatıcı taarruza başladı ancak bu taarruzlarında başarısız oldular.

Kuşatma taarruzunda başarı sağlayamayan Yunan kuvvetleri, sıklet merkezini ortaya kaydırarak savunma mevzilerini Haymana istikametinde yarmak istedi. 2 Eylül’de Yunan birlikleri, Ankara’ya kadar en stratejik dağ olan Çal Dağı’nın tamamını ele geçirdi fakat Türk birlikleri Ankara’ya kadar geri çekilmeyerek alan savunması yapmaya başladı.

Yunan birlikleri Ankara’ya 50 km kalacak derecede bazı ilerlemeler sağlasa da Türk birliklerinin yıpratıcı savunmasından kurtulamadı. Ayrıca 5. Türk Süvari Kolordusu tarafından cephe ikmal hatlarına yapılan taarruzlar Yunan taarruzunun hızının kırılmasında önemli etkenlerden biri oldu. Yunan ordusu 9 Eylül’e kadar süren yarma teşebbüsünde de başarılı olamayınca, bulunduğu hatlarda kalarak savunmaya karar verdi.

Türk Ordusu’nun 10 Eylül’de başlattığı, bizzat Mustafa Kemal Paşa’nın komuta ettiği, genel karşı taarruzla Yunan kuvvetlerinin savunma için tertiplenmesine mani olundu. Aynı gün Türk birlikleri stratejik bir nokta olan Çal Dağı’nı geri aldı.

13 Eylül’e kadar süren Türk taarruzu sonucunda Yunan ordusu, Eskişehir-Afyon’un hattının doğusuna kadar çekilerek bu bölgede savunma için tertiplenmeye başladı. Bu çekilme sonucu 23 Eylül’de Sivrihisar, 22 Eylül’de Aziziye ve 24 Eylül’de Bolvadin ve Çay düşman işgalinden kurtulmuştur.

Çekilen Yunan ordusunu takip amacıyla harekata 13 Eylül 1921 itibariyle süvari tümenleri ve bazı piyade tümenleri ile devam edildi. Savaş, 22 gün ve gece sürerek 100 km uzunluğunda bir alanda cereyan etti. Yunan ordusu, Ankara’nın 50 km kadar yakınından geri çekildi.

Yunan ordusu geri çekilirken Türklerin kullanabileceği hiçbir şey bırakmamak için özen gösterdi. Demir yollarını ve köprüleri havaya uçurdu ve birçok köyü yaktı.

Sakarya Meydan Muharebesi’nde çok fazla subay kaybı olduğu için bu Muharebeye “Subay Muharebesi” adı da verilmiştir. Mustafa Kemal Atatürk bu muharebe için “Sakarya Melhame-i Kübrası” yani kan gölü, kan deryası demiştir.

Bu kanlı tarihin 101. yılındayız. Savaş alanında ne bir anma, ne de hatırlama. Bu vatan kolay kazanılmadı!.. Şanlı sakarya zaferimizin 101. Yılı kutlu olsun. Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşlarını rahmetle ve saygıyla anıyorum.

Günün Sözü;
Kazanmanın sırrını bilmiyorsan, git ara; ‘Çanakkale’ ufkunda, ‘Sakarya’ toprağında.. (Hüseyin Nihal Atsız)

Faydalı Olabilmesi Dileğiyle..
Mine YILDIRIM
mineyildirim@akyazihaber.com

YORUMLAR (1)
Ersoy
Ersoy

Türk Tarihimizde zafer dolu savaşlarından biridir Sakarya meydan muharebesi. Malesef her geçen gün Tarihimizden uzaklaşıyoruz. Yazınız için elinize sağlık. Saygılar...

CEVAPLA

YORUM YAP
Adınızı yazınız
Yorumunuzu yazınız!

Etiketlere göre arama:

Aramaktan Vazgeç